Kakao

Kakao

Kakao
Kakao (Theobroma cacao), 4-8 metre boyunda ebegümecigiller (Malvaceae) familyasından çikolata yapımında kullanılan bir bitki türü.

Doğal yetişme alanı Güney Amerika, Batı Afrika, Batı Hint adaları olmakla beraber, Tropiklerin genelinde yetiştirilmektedir. Theobromin adlı bir alkaloit eldesinde ve kakao yağı eldesinde kullanıldığı gibi, kakaonun tohumları da çikolata yapımında kullanılmaktadır.

Kakao ağacını doğal yetişme alanları And Dağları’nın etekleri ile Amazon ve Orinoco ırmaklarının havzalarının 200–400 m yakınlarındaki yükseltilerdir. Orta Amerika’ya Mayalar tarafından getirildiği sanılmaktadır. Ilık iklimlerde düzenli yağmur alan, verimli topraklarda yetişir.

Kakao Orta Amerika’da tarihin en eski dönemlerinden beri yetiştirilmekteydi. Veracruz Körfezi arkeolojik alanında bulunan Pre-Olmek dönemine ait kaplardan kakao üretiminin M.Ö 1750 yılına dayandığı görülmektedir. İspanyol’ların kıtayı keşiflerinden ve kolonisi haline getirmesinden sonra Avrupa’ya getirilen kakao, süt ile karıştırılarak kullanılmaya başlandı ve kısa sürede popüler oldu. Kakao tozu zamanla kakao yağı ile karıştırılarak bugünkü çikolata ortaya çıktı. Günümüzde çikolata ile birlikte kakao tozu ve yağı en faydalı besinlerdendir. Böğürtlen, ahududu, çilek, yabanmersini gibi meyveler ondan sonraki sırada yer alır.

Kakao, dünya çapında 70 bin kilometrekarenin üzerinde bir ekim alanına sahiptir. Üretimin % 40’ını gerçekleştiren Fildişi Sahili’ni, %15’er payları ile Gana ve Endonezya izlemektedir. Diğer kakao üreticileri, küçük miktarlarda olmakla beraber, Brezilya, Nijerya ve Kamerun’dur.

Kakao ağacının tohumları ya hemen ya da bir süre sonra mayalandırılır ve ardından kurutulur. Böylece tohumun acı lezzeti kaybolur ve hoş bir koku meydana gelir. Bu taneler kavurularak, un haline getirilip yağı alınır. Sonra yeniden öğütülerek, toz halindeki kakao elde edilir. Kakao, sütle karıştırılıp içilir, ayrıca yağı alınmamış kakao tohumlarından çikolata yapılır.

Kakaonun Sağlığa Faydaları Nelerdir?
Çiğ kakao tozu içerisinde 300’den fazla kimyasal bileşik barındırır ve antioksidan olarak çok güçlüdür. Kakao bol miktarda protein, kalsiyum, karoten, tiamin, riboflavin, magnezyum, sülfür, flavonoidler, antioksidanlar ve önemli yağ asitleri içerir. Bu besinlerin hassas dengesi vücutta gerekli fitokimyasalları üretmek için sanki özel olarak seçilmiş gibidir.

Bunu da oku :  Hangi Ağaç Hangi Bölgede Yetişir?

1- Tansiyonu düşürür: Flavonoidler açısından zengin olan kakao tansiyonu düşürür ve kan damarlarının elastikiyetini artırır. (1,2) Siyah ve yeşil çay yerine kakao içeren ürünler tüketildiğinde büyük ve küçük tansiyonda olumlu değişmeler olduğu gözlenmiştir. (3) Bunun sebebi olarak içerdiği antioksidanların kan damarlarını rahatlatan nitrik oksit üretimini tetiklemesi gösterilmiştir. (4) Kakao ayrıca sağlıklı dolaşım sistemi için de faydalıdır.

2- Güçlü bir antioksidandır: Araştırmalara göre kakao, siyah çay, yeşil çay ve kırmızı şaraptan daha iyi bir antioksidandır. (5) Antioksidanlar vücuttaki serbest radikallerin zararsızlaştırılmasında etkilidir.

3- Beyin sağlığını artırır: Bilim adamları flavanol açısından zengin olan kakaonun sağlıklı bir beyin için önemli olduğunu düşünmektedir. (6) Bu nöroprotektif etkilerin ayrıca öğrenme ve hafıza fonksiyonları üzerinde büyük ölçüde olumlu etkileri olduğu gösterilmiştir. Araştırmalar sonucu kakao tüketildiğinde beyne giden kan akışının çoğaldığı ve damarsal sorunların tedavi edilebileceği gösterilmiştir. (9,10)

4- Kolesterolü düzenler: Bir araştırmaya göre bitki hem hipoglisemik hem de hipokolestrolemik etkiler gösterir. (11) Vücuttaki trigliserid ve LDL (kötü kolesterol) miktarının düşmesine yardımcı olur.

5- Diyabeti tedavi eder: Kakao tozu tüketiminin insülin direncini azaltmada ve glukoz metabolizmasını artırmada etkili olduğu gösterilmiştir. (12) İçerdiği proantosiyaninlerin diyabet kaynaklı katarakt oluşumunu önlediği araştırmalarla ortaya çıkmıştır. (13) Kakao tüketimi ayrıca çeşitli ilaçlar kullanan diyabet hastalarında damar fonksiyonlarını iyileştirir.

Bir araştırmada içerdiği koruyucu antioksidanlarla uzun süreli tedavilerde görülen diyabete bağlı böbrek hastalığının tedavisinde etkili olduğu gösterilmiştir. (14)

Bunu da oku :  Bambular

6- Antidepresan etkileri vardır: Araştırmalar göstermiştir ki çikolata serotonin seviyesini artırarak insanın ruh halini ve duygularını etkiler. İçerisinde teobromin adı verilen nörotransmitter bulunur ve bu madde bazen depresyon tedavisinde kullanılır. (15, 16)

7- Kronik halsizlik sendromuna iyi gelir: Kronik halsizlik şikayeti olan kişilerde rahatlatıcı etkileri olduğu ortaya çıkmıştır. (17) Bu etkilerin sebebi olarak serotonin, anandamid ve feniletilamin gibi nörotransmitterlerin salınımını sağlaması gösterilmiştir. (18) Bu maddeler beyin hücreleri üzerinde koruyucu etkilere sahiptir ve kronik halsizlik sendromuyla savaşmada etkilidir.

8- Astımı Rahatlatır: Kakao çekirdekleri ksantin ve teofilin içerir. Bu bileşikler bronşları rahatlatır ve daralmış bronşları açar. (19) Bu sayede rahat hava akışı sağlanabilir ve astım ve nefes darlığı gibi alerjiler tedavi edilebilir. Kakao tüketimi bronşit astımda rahatlama sağlayabilir.

9- İyileşmeyi Hızlandırır: Kakao özleri doğal ilaç üretiminde terepatik ve yara iyileştirici özellikleri sebebiyle kullanılır. (20) Bu özler vücutta ayrıca çeşitli enfeksiyonların oluşumunu engeller.

10- Obeziteyi Önleyebilir: Bir araştırmaya göre kakao yüksek yağ diyeti kaynaklı obeziteyi önleyebilir. (21) Kakao tüketimi lipid metabolizmasının modülesinde ve yağ asitlerinin sentezinin ve taşınmasının azalmasında fayda sağlar. Ayrıca termojenezi artırarak yağ yakımı sağlayabilir.

11- Kalp Sağlığına İyi Gelir: Kakao tozu prosiyanidin, kateşin ve epikateşin gibi flavonoidler açısından zengindir ve bu maddeler kalbi güçlendirerek hücreleri hasardan korur. (22,23) Ölümcül kan pıhtılarının oluşmasını önleyebilir. Bu sayede felç, kalp yetmezliği, ateroskleroz ve trombozdan korur.

12- Kanseri Önler: Araştırmalarda kakao kanserli hücrelerin büyümesini önlerken sağlıklı hücrelere olumsuz etki göstermemiştir. (24)  Araştırmalar kemoprotektif ve anti-proliferatif özelliklerinin flavonollar ve prosiyanidinler kaynaklı olduğuna ilişkin kanıtlar ortaya koymuştur. (25)  Bu iyileştirici etkilerin kolon ve prostat kanseri dahil çeşitli kanser türlerinin tedavisinde yüksek oranda değerli olduğu kanıtlanmıştır.

Bunu da oku :  Jakaranda

13- Kabızlığı Tedavi Eder: Bitkinin tüketilmesi kronik kabızlık ve bağırsak fonksiyon bozukluğu tedavisine fayda sağlar. (27) Çocuk hastalar üzerinde yapılan araştırmada lif açısından zengin kakao tüketilmesinin daha hızlı kolon, rektal ve bağırsak taşınma süreleri sağladığı gözlenmiştir. (27) Düzenli ve normal kakao tüketimi bağırsak fonksiyonlarını artırır.

14- Bakır Eksikliğini Tedavi Eder: Kakao uzun süreli enteral beslenme sorunu yaşayanlarda bakır eksikliğini tedavi eder. (26) Çekirdekleri bakır eksikliği tedavisinde oldukça değerlidir. Bu tedavi sonucunda hemoglobin seviyelerinde, lökosit sayısında ve hastalardaki bakır oranında ciddi artışlar görülür. Diyetlere normal bakır seviyelerini sağlamak için veya bakır eksikliğini bitkisel ve evsel yöntemlerle çözmek için eklenebilir. Kansızlık, nötropeni ve lökopeni tedavisine yardımcı olur.

15- Cilt Sağlığına Faydalıdır: Araştırmalar sonucu edinilen bulgulara göre kakao tüketimi UV kaynaklı kızarıklığı ve cilt sorunlarını azaltır. (28) Ayrıca cilt elastikiyetini, su dengesini ve yoğunluğunu artırır. Deri dokularına sağlıklı kan akışına ve ışığa karşı korunmaya fayda sağlar. (29)

16- Magnezyum Eksikliğini Önler: Kakao içeren ürünlerin bir diğer faydası vücutta magnezyum eksikliğini önlemesidir. (30) Kakaolu ürünlerin düzenli tüketilmesi uzun süreli magnezyumu eksik diyetin yan etkilerini önleyebilir.

17- Nörodejeneratif Hastalıkları Önler: Epikateşin ve kateşin içeriği sayesinde Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde faydalı etkiler göstermiştir. (31) Bu fitokimyasallar sinerjistik etkilere sahiptir ve beyin üzerindeki oksidatif stresi azaltabilirler. (32)

18- Diğer: Kakao çekirdeklerinin yanı sıra, ağacın kabuğu, kakao yağı ve çiçekleri antik zamanlardan beri el üstünde tutulmuş ve cilt sorunları, bağırsak sorunları ve yaraların tedavisinde kullanılmıştır. (33)

Bu konuyu oyla
[Total: 4 Average: 5]
(Visited 438 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment